Yüzme: Ama niye 6 saat?
ABD’li ünlü oyuncu ve yönetmen Kevin COSTNER’in filmlerinden biriydi: WATERWORLD ya da Türkçe adı ile “SU DÜNYASI”… Bir bilim kurgu denemesi idi… Gerçi gişe başarısının fazla olmadığı söylenmişti, fakat konsept ilginç ötesiydi… Dünya’yı sular basıyor ve karalar yok oluyor. Üzerinde yaşayacak toprak kalmayınca da gezegen sakinleri yani felaketten geriye kalan insanlar suda yaşamaya adapte oluyor yani bir başkalaşım geçiriyorlardı.
Bundan önceki ve sitemizin İDMAN bölümünde yer almış yüzme konulu yazımızda, her branştan sporculara günde 6 saat yüzme idmanı önermiştik. Hemen belirtelim, bir ila iki sene düzenli spor yapmış herhangi bir kişi bu tür bir idmanı taşıyabilir. Ancak çoğunuzun aklına hemen gelmiştir: “Niye 6 saat?”
Öyle ya örneğin bir saat yüzmek faydalı değil mi?
Elbette faydalı. Hiç yoktan iyidir(!) Ama GÜNDE 6 SAAT yüzme idmanının bir başka anlamı var. Bu kadar süreyi su içinde ve su ile boğuşarak geçirdiğinizde, aynı Kevin Costner’in filmindeki gezegen sakinleri gibi, vücut, adeta bir başkalaşım geçirerek suya adapte oluyor(!) Costner’in senaryosu belki hayali hatta uçuk, ama bu anlamda fevkalade gerçekçi. İnsan vücudu bir ADAPTASYON makinesidir. Tüm mesele, bu makineyi çeşitli manevralarla adapte olmaya ikna etmektedir… Yani onu bir anlamda KANDIRMAK gerekir… 6 saatten daha az sürelerde bu ikna gayreti pek büyük sonuç vermeyebilir…
2 saat sabah, 2 saat öğlen ve 2 saat akşam olacak şekilde yüzün. Burada önemli olan ne süratte yüzdüğünüzden ziyade, ne kadar uzun süre suda kalmış olduğunuzdur. Sürat nasıl olsa artacaktır. Önemli olan 6 saat kesintisiz kulaç atmaktır.
Peki, niye üç seans halinde 6 saat de bir seferde 4 ya da 5 saat değil?
Bu da güzel bir soru… Ancak adaptasyon için en akıllıca yaklaşım, idmanı bir seferde tamamlamak yerine üçe bölmek… Bu suretle, sürantrene olma haline de mani olunmuş olunuyor.
6 saatlik bu idman türüne başladığınızda, nispeten yavaş yüzebilmek ve 6 saatlik parkuru her gün tamamlayabilmek için sıcak deniz kıyılarını tercih etmek akla yakın olabilir. Ama unutmayınız ki su soğuk olursa, bu sizi hızlı yüzmeye teşvik edecektir. Bu sebeplerle, başlangıçta mesela Akdeniz kıyılarını tercih edebilirsiniz. Ama işin inceliğini bilen, örneğin, Çanakkale kıyıları gibi nispeten serin suları tercih edecektir.
Suyun çırpıntılı olması da sizi asla yıldırmasın. Çırpıntılı suda yüzmek, daha fazla boğuşma gerektirebileceği için, KUVVET SPORLARI açısından daha iyi bir temel anlamına da gelebilir. Yorulduğunuzda asla PES ETMEYİN. Gerekirse birkaç dakika suyun üstüne sırt üstü uzanın ve sonra kulaç boğuşmasına devam edin. Mutlaka 6 saati tamamlamaya bakın. Tamamlayamıyorsanız, hızınızı azaltın ya da kral stil yüzme ile diğer stilleri, mesela sırt üstü yüzmeyi intervaller halinde kombine edin.
Örneğin bir tur hızlı, bir tur yavaş yüzerek adapte olmaya bakın. İlk üç hafta hızı arttırmaya çalışırken, dördüncü hafta yine 6 saat yüzmekle beraber, hızı iyice azaltın. Kelebek stil yerine, kurbağalama deneyin.
6 saat yüzünce, 1 saat yüzmeye oranla altı misli daha iyi adapte olmuş olmuyorsunuz. Ne ilginçtir ki belki 20 belki de 50 misli daha iyi adapte oluyorsunuz. 2 saat yüzdüğünüzde ise 1 saat yüzmeye oranla kazancınız en fazla iki yahut üç misli fazla… 6 saati zorladığınızda ise kazanç yani elde edeceğiniz fayda EKSPONANSİYEL biçimde artıyor yani katlanıyor.
SU DÜNYASI adlı filmdeki konsept bilim kurgu yani Dünya’nın geleceği anlamında saçma olsa da bu anlamda gayet gerçekçi yani…
14 Temmuz 2024